Bu isimde bir belgesel vardı sanıyorum. Yaşanan büyük trajedilerde orada bulunan insanlarla yapılmış söyleşilerle olayların anlatıldığı güzel bir yapımdı. Benim yazıma bu başlığı atma sebebim ise bambaşka.
Yıllardır artık bir ritüel haline getirdiğimiz, evde güzel bir sofra kurup içki içme akşamlarında Youtube açıp birbirimizle yarışır halde sevdiğimiz klipleri izlemek ve kâh 90’lar Türkçe pop kâh obsesif bir şekilde takıntılı olduğumuz Ajda’nın Superstar 83 albümü arasında şarkıdan şarkıya sekerken, kadehleri ardı ardına yuvarlayıp yamulmak ve bir şekilde kendimizi sevdiğimiz sanatçıların über güzel konser kayıtlarını izlerken “ah be orada olsaydım” derken bulma durumu.
Bunun altında yatanı konser kayıtlarını izlemekten ve arşivlemekten çok keyif almama bağlıyorum biraz da.
Böyle gecelerde, kaybolduğumuz Youtube dehlizlerinde yolumuzun en çok çıktığı konserlerden bir liste yapmak istedim. Tabii ki onlarca güzel konser var ama sıkıcı olmaması adına ben sadece birkaçına burada yer verebileceğim. Siz de en sevdiklerinizi paylaşıp, linklerini yazının altına yorum olarak eklerseniz bir başka alkolün esiri oluşumda dinlemekten büyük keyif duyarım.
Top 3-5-10’lu listelere tepki olsun diye listemi Top 6 olarak düzenledim (aklına sadece 6 tane geldi)
6- Robbie Williams – Live At The Albert
Robbie Williams, Sinatra parçalarını yorumladığı, kimilerince çok eleştirilip beğenilmeyen ama benim izlemekten çok hoşlandığım bu konseri, Royal Albert Hall’da bir çok ünlü ismin kendisine eşlik etmesiyle, oldukça seçkin (?!) bir kitleye veriyor. Smokinler, dirsek üstü eldivenler, dansçı kızlar, 40’lar 50’ler ve tabii ki viskinin başrolde olduğu bu konserden sevdiğim bir bölümü linkten izleyebilirsiniz.
5- Madonna – Sticky and Sweet Tour
Çevremdeki herkesi illallah ettirdiğim Madonna hayranlığım neticesinde zaten kendisinin hali hazırda ulaşabildiğim tüm konser kayıtlarını arşivlemiş biri olarak kabul ediyorum ki Madonna’nın çok daha ikonik konserleri mevcut ve fakat nedendir bilinmez Sticky and Sweet Tour kapsamında Buenos Aires’de verdiği bu konseri izlemeye doyamıyorum. Çok iyi bildiğimiz bazı eski şarkılarının (into the groove, she’s not me vs.) bu turnedeki versiyonlarında dans etmek özel zevklerim arasında. Müthiş dinamik, eğlenceli, hem gözleri hem kulakları şenlendiren bu konserden güzel bir şarkı iliştiriyorum hemen aşağıya. Like a Virgin’in en güzel hali için buyrunuz sizi böyle alalım,
4- Amy Winehouse Live in London
Ah Amy…
Amy ile iligili uzun uzun yazmayacağım, o başlı başına bir yazı konusu çünkü, burada “orada” olmak istediğim anları paylaşıyorsam eğer bunlardan biri de kesinlikle Amy’nin Shepherd’s Bush Empire’da verdiği konser.
Çırpı bacakları, tatlış elbisesi, mahçup tavırları ve dinlemekten en keyif aldığım şarkılarından biriyle karşınızda Amy
Valerie
3- Muse – Live at Rome Olympic Stadium
Delicesine sevdiğim Muse’un yakın geçmişimizde verdiği bu konser orada olmuş olabilmek ihtimaller dahilinde olduğu için beni daha bir fazla hasetlendirmekte. Hepsini ayrı ayrı hırpalamak istediğim yaklaşık 60.000 kişinin önünde gerçekleşen bu konser kaydında Muse kadar seyircinin güzelliği de beni mest ediyor (hem döverim hem severim).
Sizleri Matthew bebişinin önce gitarı ağlatarak sonra da seyirciye depar atarak giriş yaptığı Plug in Baby şarkısı ile başbaşa bırakıyorum
2- Portishead – Roseland Nyc
Şimdi 2 Kasım 1998, 239 West 52nd Street, Roseland Ballroom’a ışınlanıyoruz (keşke mümkün olsaydı)
İçerde New York flarmoni orkestrası ve Portishead saz ekibi işlerinin ehli olduğunu bir kez daha kanıtlarcasına çalarken hemen önlerinde orgazmik sesiyle Beth Gibbons, küt saç-jean-kazak kombosu ve ayaklı mikrofonunu tuttuğu elindeki sigarası ile coolluğun sınırlarını zorluyor.
Bu konserle ilgili şöyle de bir iddiam var; Youtube izlenmelerinin en az üçte biri bana ait???? Hadi bakalım
Evde durup dururken tribe girip muuuv oveeaağ end give as yeaahh diye bağırma tuhaflıklarına sebep veren Glory Box şahanesi ile bu maddeyi kapatıyorum.
1- Queen – Live at Wembley’86
Veee geldik benim için tüm zamanların 1 numarasına. Queen’in 12 Temmuz 1986’da Londra’da Wembley Stadyumunda verdiği bu eşsiz konser çıtayı taa o yıllarda çok ama çok yükseltmiş.
Birbirinden şanslı 150.000 kişinin tanık olduğu bu enfes konseri izlerken her seferinde günümüz konser seyircisi ve o dönemin konser kitlesi ile ilgili derin analizlere gark oluyoruz. Derken Freddie Mercury’nin kraliçe tacı ve pelerini ile sahnede arzı endam etmesiyle muazzam deliliğine hayran kalıp, konserin gülümseten bir bölümünü hep beraber izliyoruz
Böyle bir sahne hakimiyeti, böyle bir seyirci reaksiyonu… gerçekten inanılmaz.
Not: Bu konseri izlerken yaşadığım coşkuyu düşününce “oradaydım” diyememem belki de daha hayırlı olmuştur benim için, kim bilir.
Görsel: Pinterest
Eski aşkım Robbie Williams’ınkini bilmiyordum, çok cezbetti kesinlikle izleyeceğim.
BeğenLiked by 1 kişi
Kesinlikle izlemelisin o halde çünkü kendisinin herkesten çok keyif aldığını izlerken görebiliyorsun, müthiş eğleniyor Robbie :)
BeğenBeğen
Keman Konçertoları’nın etkisinden daha kurtulamadan kendimi bu kez senin konserlerinde buldum…
BeğenLiked by 1 kişi
ne güzel :)
BeğenBeğen
Mmmh hazır liste… Bayılırım! (tembellik & beleşçilik)
BeğenLiked by 1 kişi
Portishead – Roseland Nyc , geri kalanın yarısınıda ben izlemişimdir :)))
BeğenLiked by 1 kişi
Ne güzel :)
BeğenBeğen